کات (0.00344 دووةم)
  • ئەنجام: ( 1
  • بۆ 10
  • ليرەوە 11
  • )
#1

Interpretation of ( الأعراف 119 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Orada mağlup oldular, küçük düştüler. ] - Interpretation of ( Al-A'raf 119 )

[ فَغُلِبُوا هُنَالِكَ وَانْقَلَبُوا صَاغِرِينَ ] - الأعراف 119

وةرطيَران ئایەت | 1073 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#2

Interpretation of ( القمر 53 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Küçük-büyük tümü, satır satır yazılmıştır. ] - Interpretation of ( Al-Qamar 53 )

[ وَكُلُّ صَغِيرٍ وَكَبِيرٍ مُسْتَطَرٌ ] - القمر 53

وةرطيَران ئایەت | 4899 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#3

Interpretation of ( المجادلة 16 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Yeminlerini kalkan edinip Allah'ın yolundan alıkoydular. Küçük düşürücü bir azap var onlar için. ] - Interpretation of ( Al-Mujadila 16 )

[ اتَّخَذُوا أَيْمَانَهُمْ جُنَّةً فَصَدُّوا عَنْ سَبِيلِ اللَّهِ فَلَهُمْ عَذَابٌ مُهِينٌ ] - المجادلة 16

وةرطيَران ئایەت | 5120 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#4

Interpretation of ( ص 15 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Bunların beklediği de sadece, en küçük bir gecikmesi olmayan o müthiş titreşimli tek sestir. ] - Interpretation of ( Sad 15 )

[ وَمَا يَنْظُرُ هَؤُلَاءِ إِلَّا صَيْحَةً وَاحِدَةً مَا لَهَا مِنْ فَوَاقٍ ] - ص 15

وةرطيَران ئایەت | 3985 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#5

Interpretation of ( السجدة 21 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Belki dönerler diye, onlara o büyük azaptan ayrı olarak, o küçük azaptan da mutlaka tattıracağız. ] - Interpretation of ( As-Sajda 21 )

[ وَلَنُذِيقَنَّهُمْ مِنَ الْعَذَابِ الْأَدْنَى دُونَ الْعَذَابِ الْأَكْبَرِ لَعَلَّهُمْ يَرْجِعُونَ ] - السجدة 21

وةرطيَران ئایەت | 3524 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#6

Interpretation of ( التوبة 121 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Küçük-büyük bir infakta bulunmaları, bir vadiyi geçmeleri, kendileri lehine mutlaka yazılır ki, Allah onlara yapıp ettiklerinden daha güzeliyle karşılık versin. ] - Interpretation of ( At-Tawba 121 )

[ وَلَا يُنْفِقُونَ نَفَقَةً صَغِيرَةً وَلَا كَبِيرَةً وَلَا يَقْطَعُونَ وَادِيًا إِلَّا كُتِبَ لَهُمْ لِيَجْزِيَهُمُ اللَّهُ أَحْسَنَ مَا كَانُوا يَعْمَلُونَ ] - التوبة 121

وةرطيَران ئایەت | 1356 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#7

Interpretation of ( الرعد 26 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Allah, dilediği kimse için rızkı alabildiğine açar da sınırlayıp kısar da. İğreti dünya hayatıyla sevinip şımardılar. Oysaki dünya hayatı, âhirete oranla sadece küçük bir nimetlenme. ] - Interpretation of ( Ar-Ra'd 26 )

[ اللَّهُ يَبْسُطُ الرِّزْقَ لِمَنْ يَشَاءُ وَيَقْدِرُ وَفَرِحُوا بِالْحَيَاةِ الدُّنْيَا وَمَا الْحَيَاةُ الدُّنْيَا فِي الْآخِرَةِ إِلَّا مَتَاعٌ ] - الرعد 26

وةرطيَران ئایەت | 1733 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#8

Interpretation of ( الكهف 49 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Kitap ortaya konulmuştur. Günahkârların, onun içindekilerden korkup ürpererek şöyle dediklerini görürsün: "Vay başımıza! Ne biçim kitap bu! Ne küçük bırakmış ne büyük. Hepsini sayıp dökmüş!" Yapıp ettiklerini hazır bulmuşlardır. Rabbin hiç kimseye zulmetmiyor. ] - Interpretation of ( Al-Kahf 49 )

[ وَوُضِعَ الْكِتَابُ فَتَرَى الْمُجْرِمِينَ مُشْفِقِينَ مِمَّا فِيهِ وَيَقُولُونَ يَا وَيْلَتَنَا مَالِ هَذَا الْكِتَابِ لَا يُغَادِرُ صَغِيرَةً وَلَا كَبِيرَةً إِلَّا أَحْصَاهَا وَوَجَدُوا مَا عَمِلُوا حَاضِرًا وَلَا يَظْلِمُ رَبُّكَ أَحَدًا ] - الكهف 49

وةرطيَران ئایەت | 2189 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#9

Interpretation of ( سبأ 3 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Küfre sapanlar şöyle dediler: "Kıyamet saati bize gelmez!" De ki: "Hayır, öyle değil! Gaybı bilen Rabbime yemin olsun ki, o size mutlaka ve mutlaka gelecektir! Göklerde ve yerde zerre miktarı bir şey bile Rabbimden gizli kalmaz. Zerreden daha küçük veya daha büyük hiçbir istisna olmamak üzere, her şey apaçık bir Kitap'ta belirlenmiştir; ] - Interpretation of ( Saba 3 )

[ وَقَالَ الَّذِينَ كَفَرُوا لَا تَأْتِينَا السَّاعَةُ قُلْ بَلَى وَرَبِّي لَتَأْتِيَنَّكُمْ عَالِمِ الْغَيْبِ لَا يَعْزُبُ عَنْهُ مِثْقَالُ ذَرَّةٍ فِي السَّمَاوَاتِ وَلَا فِي الْأَرْضِ وَلَا أَصْغَرُ مِنْ ذَلِكَ وَلَا أَكْبَرُ إِلَّا فِي كِتَابٍ مُبِينٍ ] - سبأ 3

وةرطيَران ئایەت | 3609 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#10

Interpretation of ( النجم 32 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Öyle kişilerdir ki onlar, günahın büyüklerinden ve iğrençliklerden çekinip kaçınırlar. Bazı küçük sürçmeler hariç. Hiç kuşkusuz, senin Rabbin affı geniş olandır. Sizi en iyi bilen O'dur: Hem sizi topraktan oluşturduğu zaman hem de annelerinizin karınlarında ceninler halinde bulunduğunuz zaman. O halde kendi kendinizi temize çıkmış göstermeyin; kimin sakındığını en iyi bilen O'dur. ] - Interpretation of ( An-Najm 32 )

[ الَّذِينَ يَجْتَنِبُونَ كَبَائِرَ الْإِثْمِ وَالْفَوَاحِشَ إِلَّا اللَّمَمَ إِنَّ رَبَّكَ وَاسِعُ الْمَغْفِرَةِ هُوَ أَعْلَمُ بِكُمْ إِذْ أَنْشَأَكُمْ مِنَ الْأَرْضِ وَإِذْ أَنْتُمْ أَجِنَّةٌ فِي بُطُونِ أُمَّهَاتِكُمْ فَلَا تُزَكُّوا أَنْفُسَكُمْ هُوَ أَعْلَمُ بِمَنِ اتَّقَى ] - النجم 32

وةرطيَران ئایەت | 4816 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish