کات (0.00320 دووةم)
  • ئەنجام: ( 1
  • بۆ 8
  • ليرەوە 8
  • )
#1

Interpretation of ( الإنفطار 12 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Bilirler yapmakta olduğunuzu. ] - Interpretation of ( Al-Infitar 12 )

[ يَعْلَمُونَ مَا تَفْعَلُونَ ] - الإنفطار 12

وةرطيَران ئایەت | 5841 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#2

Interpretation of ( البقرة 46 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ O ürperti duyanlar, Rablerine kavuşacaklarını düşünürler ve bilirler ki onlar, mutlaka O'na döneceklerdir. ] - Interpretation of ( Al-Baqarah 46 )

[ الَّذِينَ يَظُنُّونَ أَنَّهُمْ مُلَاقُو رَبِّهِمْ وَأَنَّهُمْ إِلَيْهِ رَاجِعُونَ ] - البقرة 46

وةرطيَران ئایەت | 53 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#3

Interpretation of ( الروم 7 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Onlar basit ve iğreti hayattan, bir dış görünüşü bilirler. Ama âhiretten tam bir gaflet içindedirler onlar! ] - Interpretation of ( Ar-Rum 7 )

[ يَعْلَمُونَ ظَاهِرًا مِنَ الْحَيَاةِ الدُّنْيَا وَهُمْ عَنِ الْآخِرَةِ هُمْ غَافِلُونَ ] - الروم 7

وةرطيَران ئایەت | 3416 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#4

Interpretation of ( الأنعام 20 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ O kendilerine kitap verdiklerimiz var ya, onu, öz oğullarını tanıdıkları gibi tanıyıp bilirler. Ama öz benliklerini hüsrana uğratan bunlar, iman etmezler. ] - Interpretation of ( Al-An'am 20 )

[ الَّذِينَ آتَيْنَاهُمُ الْكِتَابَ يَعْرِفُونَهُ كَمَا يَعْرِفُونَ أَبْنَاءَهُمُ الَّذِينَ خَسِرُوا أَنْفُسَهُمْ فَهُمْ لَا يُؤْمِنُونَ ] - الأنعام 20

وةرطيَران ئایەت | 809 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#5

Interpretation of ( البقرة 78 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ İçlerinde ümmî olanlar da vardır ki Kitap'ı bilmezler, sadece anlamını bilmeden okuyuşlar/hurafeler/hayal ve kuruntular bilirler. Onlar yalnız sanıya saplanırlar. ] - Interpretation of ( Al-Baqarah 78 )

[ وَمِنْهُمْ أُمِّيُّونَ لَا يَعْلَمُونَ الْكِتَابَ إِلَّا أَمَانِيَّ وَإِنْ هُمْ إِلَّا يَظُنُّونَ ] - البقرة 78

وةرطيَران ئایەت | 85 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#6

Interpretation of ( الشورى 18 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Ona inanmayanlar onun çabucak gelmesini isterler. İman edenlerse ondan ürperirler ve bilirler ki o haktır. Dikkat edin, kıyamet saati hakkında tartışıp duranlar, geri dönüşü olmayan bir sapıklığın tam içindedirler. ] - Interpretation of ( Ash-Shura 18 )

[ يَسْتَعْجِلُ بِهَا الَّذِينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِهَا وَالَّذِينَ آمَنُوا مُشْفِقُونَ مِنْهَا وَيَعْلَمُونَ أَنَّهَا الْحَقُّ أَلَا إِنَّ الَّذِينَ يُمَارُونَ فِي السَّاعَةِ لَفِي ضَلَالٍ بَعِيدٍ ] - الشورى 18

وةرطيَران ئایەت | 4290 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#7

Interpretation of ( البقرة 144 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Biz senin, yüzünün habire göğe doğru çevrildiğini elbette görüyoruz. Hoşlanacağın bir kıbleye seni elbette döndüreceğiz. Artık yüzünü Mescid-i Haram yönüne çevir. Nerede olsanız yüzünüzü Mescid-i Haram yönüne döndürün. Kendilerine kitap verilenler, onun, Rablerinden bir gerçek olduğunu çok iyi bilirler. Allah onların yapıp ettiklerinden habersiz değildir. ] - Interpretation of ( Al-Baqarah 144 )

[ قَدْ نَرَى تَقَلُّبَ وَجْهِكَ فِي السَّمَاءِ فَلَنُوَلِّيَنَّكَ قِبْلَةً تَرْضَاهَا فَوَلِّ وَجْهَكَ شَطْرَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ وَحَيْثُ مَا كُنْتُمْ فَوَلُّوا وُجُوهَكُمْ شَطْرَهُ وَإِنَّ الَّذِينَ أُوتُوا الْكِتَابَ لَيَعْلَمُونَ أَنَّهُ الْحَقُّ مِنْ رَبِّهِمْ وَمَا اللَّهُ بِغَافِلٍ عَمَّا يَعْمَلُونَ ] - البقرة 144

وةرطيَران ئایەت | 151 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#8

Interpretation of ( البقرة 26 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Şu bir gerçek ki Allah, bir sivrisineği hatta onun da üstündeki bir varlığı örnek göstermekten sıkılmaz. Böyle bir durumda, inananlar bilirler ki o, Rablerinden bir gerçektir. Küfre sapmışlar ise şöyle derler: "Allah, bunu örnek vermekle ne demek istedi?" Allah onunla birçoğunu saptırır, birçoğunu da onunla doğruya ve güzele kılavuzlar. Allah onunla yoldan çıkmışlardan başkasını saptırmaz. ] - Interpretation of ( Al-Baqarah 26 )

[ إِنَّ اللَّهَ لَا يَسْتَحْيِي أَنْ يَضْرِبَ مَثَلًا مَا بَعُوضَةً فَمَا فَوْقَهَا فَأَمَّا الَّذِينَ آمَنُوا فَيَعْلَمُونَ أَنَّهُ الْحَقُّ مِنْ رَبِّهِمْ وَأَمَّا الَّذِينَ كَفَرُوا فَيَقُولُونَ مَاذَا أَرَادَ اللَّهُ بِهَذَا مَثَلًا يُضِلُّ بِهِ كَثِيرًا وَيَهْدِي بِهِ كَثِيرًا وَمَا يُضِلُّ بِهِ إِلَّا الْفَاسِقِينَ ] - البقرة 26

وةرطيَران ئایەت | 33 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish